Aşırı Sağcı Liderin Avusturya Başbakanlık Koltuğuna Oturma İhtimali Endişe Yaratıyor
Avusturya’da aşırı sağcı bir liderin başbakanlık koltuğuna oturma ihtimali, toplumun farklı kesimlerinde tedirginlik yaratıyor.
Aşırı Sağcıların Yükselişi ve Endişe Verici Gelişmeler
29 Eylül 2024 seçimlerinde birinci parti olan aşırı sağcı Avusturya Özgürlük Partisi (FPÖ), diğer partilerin koalisyona yanaşmaması nedeniyle başlangıçta hükümet görüşmelerinin dışında kaldı. Ancak, Sosyal Demokrat Parti (SPÖ), liberal NEOS ve merkez sağ Halk Partisi (ÖVP) arasındaki koalisyon görüşmelerinin başarısızlıkla sonuçlanması üzerine FPÖ lideri Herbert Kickl, Cumhurbaşkanı Alexander Van der Bellen’den hükümet kurma yetkisi aldı. FPÖ ve ÖVP’nin bütçe konularında kısa sürede uzlaşması, aşırı sağcı bir başbakan ihtimalini güçlendirdi.
Azınlıklar ve Göçmenler Endişe İçinde
Musevi sanatçı ve yazar Monika Vykoukal, aşırı sağcı bir başbakanın, göçmenler ve azınlıklar üzerinde baskıyı artıracağından endişe duyduğunu ifade etti. Günlük yaşamda ırkçılığın daha görünür hale geleceğini belirten Vykoukal, toplumsal ayrımcılığın yaygınlaşabileceği uyarısında bulundu. Özellikle göçmenlerin sosyal haklarının kısıtlanacağına dikkat çeken Vykoukal, “Avrupa dışından gelen kişilerin yaşam koşulları zorlaşacak” dedi.
Sosyologların Endişeli Görüşleri
Sosyolog İrina Vana, aşırı sağcıların iktidara gelmesinin azınlıklar ve göçmenler üzerinde daha fazla baskıya yol açacağını belirtti. Vana, uzun yıllardır Avusturya’da yaşayan kişilerin “yabancı” olarak damgalandığını ve demokratik haklarının tehdit altında olduğunu vurguladı. Kickl liderliğindeki bir hükümet döneminde sınır dışı edilme gibi uygulamaların artabileceğini kaydeden Vana, “Bu durum yalnızca yeni gelen göçmenleri değil, burada uzun yıllardır yaşayan kişileri de kapsayabilir” diye konuştu.
Toplumsal Gerginlik ve Manipülasyon
Uzmanlar, FPÖ’nün korku siyasetiyle toplumda gerginliği artırdığı görüşünde. Vana, aşırı sağcıların düşük gelirli vatandaşları savunduklarını iddia etmesine karşın, sosyal hakların kısıtlanması ve ekonomik sorunlardan azınlıkların suçlanması gibi söylemleriyle halkı manipüle ettiğini dile getirdi.
Avrupa ve Demokratik Değerler Tehdit Altında
Aşırı sağcı liderlerin, Avrupa genelinde etkili olmaya başladığına dikkat çeken Vykoukal, “Bu durum yalnızca göçmenleri değil, tüm toplumu etkileyecek” dedi. Uzmanlar, FPÖ’nün AB ile ilişkilerde zorluk yaratabileceğini ve Rusya’ya yakın bir politika izleyebileceğini de belirtti.